İrtibatı Koparmayalım!
göğe merdiven kurar deyimi
Kafasına koyduğu şeyi yapan, ulaşılması çok güç, yüksek yerlere çıkabilen kişiler için kullanılır.
Örnek: Onun için 30 km yürümek ya da günde üç karmaşık program yazmak mesele olmaz, o göğe merdiven kurar da yine kafasına koyduğunu yapar.
- gönül dilencisi
- zeval vermemek
- yaş yere basmamak
- dayak arsızı
- Allah Allah
- dilinin cezasını çekmek
- duası okunmak
- gönül gezdirmek
- mayası bozuk
- can borcunu ödemek
- fertiği kırmak
- bir baştan bir başa
- dışarı atmak
- kıvamına gelmek
- kafa dengi
- baş açık yalın ayak
- burnunda tütmek
- başı dönmek
- elden ne gelir
- göt olmak
- başı dumanlı
- boyun eğmek
- kendini toplamak
- ok yaydan çıkmak
- boğazını doyurmak
- açıklık getirmek
- balık kavağa çıkınca
- akılları durdurmak
- altına yapışsa toprak olmak
- aman vermemek
- el yatkınlığı
- gönül tokluğu
- elleri nasır bağlamak
Son Sorgulanan Deyimler
Deyim
Anlamı
ant vermek için ya da şaşkınlık, usanç bildirmede kullanılır. örnek: Allah'ını seversen doğru söyle. Git başımdan Allah'ını seversen(1). Allah'ını seversen, doğru mu?
Kafasına koyduğu şeyi yapan, ulaşılması çok güç, yüksek yerlere çıkabilen kişiler için kullanılır.
Örnek: Onun için 30 km yürümek ya da günde üç karmaşık program yazmak mesele olmaz, o göğe merdiven kurar da yine kafasına koyduğunu yapar.
(1) bulunduğu yerden geriye, arkaya doğru gitmek. (2) mecaz ileri gitmemek, kaçmak, örnek: Zoru görünce geri çekildi. (3) mecaz karıştığı bir işi sürdürmekten ya da sürdürenler arasında bulunmaktan vazgeçmek.
(1) (biriyle) yarışmak. örnek: Onunla at oynatmak kolay değil. (2) (bir yerde, işte) istediği gibi, bildiği gibi davranmak. örnek: O kuruluşta kim at oynatıyor şimdi?
Oldukça çok para harcanarak sağlanmış olmak.?Arabayı tamir ettirdik ama tuzluya mal oldu.?
Önceleri kötü olan kılık kıyafetini düzeltmek, iyi yaşama kavuşmuş gibi güzel giyinir olmak.
(1) iyice görünür, anlaşılır bir duruma getirmek, görünür kılmak, açığa vurmak, örnek: Durum kendini belli etmişti. (2) mecaz sezmesini sağlamak, duyumsatmak, örnek: Ona bunu hiç belli etmek istemedik.
(1) tadını, lezzetini duyumsayarak. örnek: Şu yemeği ağız tadıyla bir yiyelim de... (2) rahatlık, dirlik düzenlik içinde, içine sine sine, huzurla, örnek: Yeni bir ev almışsınız, ağız tadıyla oturun.
Korku, heyecan, endişe veya üşümekten vücuttaki tüyler, kıllar kabarmak, dikilmek.?Hava buz gibiydi, tüylerim diken diken olmuştu.?
çok çirkin ve çok ayıp (söz, küfür). örnek: Adam, ağza alınmayacak küfürlerle bağırıp duruyordu.
Yayın Ağımız
Bu listede yer alan sitelerimiz günlük hayatınızda gerek eğitim, gerek iş, gerek eğlence ve gerekse alışveriş konusunda yardımcı olmak için uzman ekipler tarafından hazırlanmaktadır.Eğitim Sitelerimiz
Eğlence Sitelerimiz
Rehber Sitelerimiz
Diğer Sitelerimiz
Tüm Hakları Saklıdır © 2008 - 2025
Sitemizin SEO çalışması Seo Uzmanı Zeze tarafından yapılmıştır.anlaminedir.com bir nerededir.com sitesidir.